Doğrudan Demokrasi Düşmanı DKB

Pazartesi, 18 Mart 2013

Gelecek Gazetesinin 1 Mart 2013 sayılı nüshasında Lefkoşa Belediyesi seçimleri hakkında DKB adına bir makale yayınlandı. Bu makalenin esasını DKB'nin Doğrudan Demokrasi düşmanlığı oluşturmaktadır.

  1. Lefkoşa Belediye Seçimlerinde Ortak Liste Sorunu. Malum olması gereklidir ki, KSP AEBCH için ittifak, yani AEBC'yi kurmak çabalarında pek yol kat edememiştir. Bu nedenle de ittifaklar yönündeki çalışmalarında seçimler için ittifak siyasetini de önermiş, bunun elde edilmesinin hem seçimlerde, seçimlere tüm katılanlara katkı yapacağı hem de ve bu nedenle başarılmasının daha kolay olması gerektiğini ve böylesi bir ittafak yaklaşımının ele alınmasını önermiştik. Bu öneri, yasızısını ele aldığımız Gelecek Gazetesi yazarlarından Yusuf Alkım yoldaşın KSP genel sekreterliği döneminde yapılmıştı. Böyle bir ittifakın elde edilmesinin seçimlerde sağcıları tamamen yıpratacağı ve de er veya geç seçimi kaybetmelerine yol açacağı bizce her aptala malumdur. Ama bizim solcularımız aptal olmadıkları için onlara bir türlü malum olmadı. Olacağı da yok. Biz güçlenir ve kendi başımıza iktidar olmak gibi bir durum yaratabilirsek, o zaman aptallaşıp seçimlerde ortaklık önerebilirler. Bu önerme, Yusuf Alkım'ın genel sekreterliğinden de önce, hem de on yıl öncesi yapıldığında CTP saflarından, ve diğerlerinden, böyle bir çaba sağcıların birleşmesine yol açar cevaplaması gelmişti. Bazıları güç kazanmak değil de nasıl olursa olsun seçim kazanmak sevdalısı... Onlara parlamenterciler derdi Marx ve Engels, Lenin ve Stalin. Onlar hiçbir zaman burjuvazinin gücünü sarsamayacaklar ve burjuvaziyi asla ve asla deviremiyeceklerdir. Burjuvaziye karşı savaşanlar pozisyonunu terk edip, burjuva kuyruğu olmuşlardır bunlar.

Seçimlerde ortaklık çeşitli şekiller alabilir. Ortaklık sadece seçim bölgelerinin, seçilecek vekillerin, meclis üyeleri vb.nin miktar ve yerlerinin bölüşülmesinden ibaret olabilir. Herkesin oyları seçilen bölgede ortaklaşa belirlenen adaylara gider. Bu bölüşmenin çeşitli yolları vardır. Partiler anlaşırlarsa ne ala, bu bir yoldur ve problem hızlı çözülmüş olur. Ama en uygunu her partinin - sendikanın vb., her seçim için ve her seçilecek pozisyon için kendi adaylarını tespit etmesi, bu adayların bölgelerdeki kitle örgütlerine sunulması, her örgütün kitle toplantısında adayların-partilerin kendi görüşlerinin propagandasını yapmaları, ve toplantı sonunda (soru cevap vb bölümünden de sonra) her örgütün hangi adayı-adayları-partiyi desteklediğine karar vermesi, ve en sonunda da tüm bölgede merkezi bir kitle toplantısı yapılıp, bu toplantıda hangi örgütlerin hangi adayları ve partileri kaçar oyla desteklediği, kitle derneklerinin oylamaları temelinde kimlerin aday olması gerektiği vb ilan edildikten sonra kitle derneklerinde yapılan propaganda ve seçim olayı bu merkezi toplantıda da tekrarlanmalı ve merkezi toplantı sonrası seçilen adaylar herkesin adayı olarak seçimlere katılmalı. Burada önemli olan şey aday seçimlerine kitle örgütlerinde ancak kitle örgütlerinin üyeleri katılırken merkezi toplantıya da mümkün olduğunca ancak sol kanada oy verenlerin, verecek olanların katılmasının sağlanmasıdır. Bu tam bir kesinlikle sağlanamaz ama sağcılar ve solcuların az biraz bilindiği şartlarda ve seçmenler listesinin elde olduğu şartlarda bu büyük yanlışlıklara yol açamayacak şekilde elde edilebilinir. Tabii ki demokratik bir ön seçim sistemi olarak daha da iyisi mesela RED HACK türü becerikli yoldaşların onu bunu Hacklamak yerine (veya isterlerse hacklamaya da devam ederken) tüm kitle örgütlerinin ve de tüm bölgelerin ve de giderek tüm ülkedeki seçmenlerin kullanabileceği tek tek dernekler için, tek tek köyler, kasabalar, şehirler, bölgeler için internet üzerinden bir oylama sistemi ve tüm ülke için internetten merkezi bir oylama sistemini oluşturmalarıdır. Öyle bir sistemde bireyler sol kanatta mı, sağ kanatta mı durduklarını, yoksa kararsız mı olduklarını vb. de belirleyebileceklerinden dolayı sürekli olarak halk saflarında ön seçimler yapmak ve bu ön seçimler sayesinde ortak adayları belirlemek imkanı oluşmuş olacaktır - ve de ortak adayların demokratik bir şekilde belirlenmesinden hoşlanmayanların teşhiri de mümkün olacaktır. Tabii ki bu sistem her parti ve adaya görüşlerini tüm seçmenlere sunmak imkanını ve onlarla tartışmak imkanını da sunmalıdır. Yani KSP'nin seçimlerde ortaklık önermesini seçimlere beş kala önermek ve gelecek seçimlere beş kalaya kadar beklemek boş bir siyasetdir. Yusuf Alkım yoldaşın KSP genel sekreterliği döneminde de önerilmiş olan seçimlerde ortaklık fikri AEBCH fikri gibi sürekli ele alınması gereken ve de herkese sunulan ve kabul edilemesi gereken bir fikir olarak ele alınmalıdır. Ve tabii ki birkaç seneye kadar yine seçimler gündemde olduğu oranda bu fikir daha bugünden ele alınmalıdır. Biz KSP olarak bu siyaseti tüm prtilerimize öneriyor ve tüm bilgisayar uzamanı demokrat bireyleri ve şirketleri ve de RED HACK türü örgütleri (legal kanatlar oluşturarak) ve her türlü demokratik örgüt türlerinden başlayarak ülke çapında ele alınabilinen böylesi bir demokratik ön seçim sistemini yaratmamıza yardımcı olmaya, sol kanadın birleşmesi ve yayılmasında bize yardımcı olmak için iş başı yapmaya çağırıyoruz. Ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz! Ayinesi demokrasidir komünistin ve demokratın ve solcunun ve devrimcinin ve de ilericinin ve barışseverin, milletini ve ülkesini ve toplumunu sevenin, insanı sevenin, devrimci gevezeliğe, boş boş laflara bakılmaz!

  1. A) Fedekarlık mı, Boş Gevezelik mi? DKB'li yoldaş birliğin olmayacağını görünce bölünmüşlüğü artırmamak için seçimlere katılmama kararı aldıklarını söylüyor. Diyalektik der dururlar da, biraz ve gene diyalektik dersi; bir birliği sağlayamamış -hem de DKB önermişken- bu bölücüleri daha da rezil etmek için, bölünmeyi artırmamak için değil, bu bölücüleri artırmamak için, yani onların artmasını önlemek için seçimlere katılmaları gerekirdi. Doğru değil mi? Sen tut, ta dışarıdan doğru gazel okumakla kısıtla kendini. Ama, DKB açısından seçimlere katılmama konusunda şu daha doğru bir değerlendirme olsa gerektir: DKB'nin, ve de kendini bilmez birkaç gencin malum bir lafını kullanırsak, onlar pratikte bir şey yapamazlar. Onların işi gücü devrimci lafazanlık ve o devrimci gevezelikleri de tam bir gericilik. B) Gerici Gevezelik DKB'li yoldaş daha bir iki sene kadar öncesinde desteklediği ve de yeni ( ve de tek) bir Dünya Komünist Hareketinin temel siyasetlerinden biri olarak değerlendirdiği Doğrudan Demokrasi siyasetine karşı açtığı gerici savaşta yeni yeni teoriler icat ediyor. Doğrudan Demokrasi için en başta işçi ve emekçi kesimin siyasal örgütlenmesi gerekliymiş ve de seçimlerde Doğrudan Demokrasi uygulanmasını savunmak bu örgütlenmenin gerekliliğinin ve öneminin üstünü örtmekteymiş. Niye? Eğer Doğrudan Demokrasi siyaseti doğru bir siyaset ise, eğer Doğrudan Demokrasi siyaseti işçilerin doğru bir siyasi görüşü öğrenmeleri anlamına geliyor ise, eğer Doğrudan Demokrasi siyaseti sayesinde işçiler doğru bir bilinçle, komünist bir bilinçe eğitiliyor ise, eğer Doğrudan Demokrasi siyaseti işçilerin kendi kitle örgütlerinde, yani sendikalarında ve de dahası kendilerini örgütlemiş burjuva eğilimli siyasi örgütlenmelerinde kendi yararlarına olan siyasetlerin üstünlüğünü sağlamalarının bir aracı ise, bunları mümkün kılan bir pratik yaklaşım ise, eğer demokrasi ve onun en gelişmiş ve bugün mümkün olan şekli olarak Doğrudan Demokrasi işçilerin ve tüm emekçilerin burjuvalardan, feodallerden, emperyalistlerden, savaş yapıcılarından, açık gericilerden ve de tüm devrimci gevezelik yaparak saflarımızı bölen, bizi zayıflatan bilim ve bilgi yoksunu, yani insanlık yoksunu gericilerden kurtulma aracı ise, yani işçileri örgütlemenin olmazsa olmaz fikri ise varılması gereken sonuç ne olacaktır? O zaman şu sonuca varılacaktır: bu siyaseti (Doğrudan Demokrasi siyasetini) savunmak işçileri örgütlemek, siyasi olarak ve de doğru bir siyaset etrafında örgütlemek demek olacaktır. Ona karşı savaşmak ise işçileri bölmek ve onları kendileri için zararalı olan siyasetler etrafında örgütleme çabasından ibaret olacaktır. DKB'den yoldaş bize ders verirken işi fazlasıyla aptalca önermelere vardırmamalıdır. Mesela, şöyle diyor ‘KSP gibi kendine Marksist-Leninist (ML) teoriyi temel aldığını belirten bir yapının öncelikli faaliyeti, savunduğu siyaseti işçi-emekçi kitlelere taşımak ve sınıfın örgütlü gücüne dayanarak mücadeleyi yükseltmek olmalıdır.' İyi ya. Biz de işte öyle yapıyoruz. Fikrimizi, Doğrudan Demokrasi fikrimizi işçiler saflarında yaymaya çalışıyoruz. Sen ise bizim bunu yapmamızı önlemeye çalışıyorsun! Bu fikrimizin seçimler döneminde işçilere ve halka taşınmasının bilhassa önemli olduğu olgusunu ret ediyorsun. Burjuvazinin bizzat kendilerinin zorlandıkları seçimlerde burjuvazinin temsili demokrasisinin kısıtlı ve gerici karakterini pratik olarak teşhirinin en önemli aracı olan Doğrudan Demokrasi siyasetinin seçimlerde savunulmasını ret ediyorsun. Bu her taraftan kısıtlanmış burjuva seçim dönemi demokrasisisine karşı Doğrudan Demokrasinin pratik olarak mümkünlüğünün savunulmasını ret ediyorsun. Doğrudan Demokrasinin pratik olarak uygulanmasının burjuvazi tarafından ret edildiğinin teşhirine ve kitlelere öğretilmesine karşı çıkıyorsun. Sen bunu önlemeye çalışıyorsun, böylece burjuvaziye destek oluyorsun. Seçimlerde Doğrudan Demokrasinin savulması komünizmin demokratizminin ne kadar geniş bir demokratizm olduğunun, burjuvazinin onlara asla ve asla veremiyeceği bir demokratizm olduğunun kitlelere öğretilmesininin bir aracıdır. Sen bunu seçimler döneminde anlatmamızın önüne geçmeye ve de bu faaliyetimize zarar veremeye çalışıyorsun. Sen tamamen gericileşmiş bir Troçkist konumuna düşmüş durumdasın. Öğrenmeye, özeleştiri vermeye ve kendine çeki düzen vermeye kafa yormalısın. Yoksa zararlı bir haşere olmaktan kurtulamayacaksın. Tıpkı Doğrudan Demokrasi siyasetinin tüm diğer düşmanları gibi! C) Gerici Gevezelik. DKB'li yoldaş Doğrudan Demokrasi siyasetine karşı olan düşmanlığını, marksizmle uzak yakın bağlantısı olmayan YKP'li yoldaşları savunmaya kadar vardırıyor. Büyük ihtimalle de seçimlerde onları destekleyecektir. Bu yazısı o eğilimdedir. Bizi desteklemeleri gerekirdi! İki oy iki oydur. Hem böylece pratik bir iş yapmış olurlardı! Bakın o iki oy için biz ne zahmetlere katlanıyoruz-yoksa yoldaşlarımızı kaybetmemek için mi? Gerçi başka bir yoldaş için de girdik onca zahmete de ne olduydu ki! Stalin Troçki için, Buharin için, Molotov için ne zahmetlere girdi de ne oldu! Herkes işine baksın! Bugünkü Troçkiler de, Buharinler de, Molotovlar da. Biz de!